3-12 Aylık Bebekler İçin Keşfetme

Minik bebeğinizle tanışalı henüz birkaç ay oldu, ama bebeğinizin büyüme ve gelişme hızı o kadar yüksekti ki bu sürenin nasıl geçtiğini anlayamadınız. Üç aylık bir bebek oturmak ve yürümek gibi çok önemli kilometre taşlarına henüz varmamış olabilir, ama başını hareketsiz tutabilmesi bile onun için çok büyük başarıdır. Hareketlerindeki en küçük bir koordinasyon belirtisi bile kutlanması gereken önemli bir adımdır. Bebeğiniz önümüzdeki iki yıl içinde, hayatının diğer dönemlerine göre çok daha hızlı büyüyecek ve gelişecektir.

Sadece 24 ay içinde bebeğinizin, yeni doğmuş reflekslerinden başka hiçbir hareketi olmayan, çaresiz bir canlıdan, yürüyen, koşan, zıplayan, tırmanan, her türlü hınzırlık ve yaramazlık fırsat kollayan bir ufaklığa dönüşeceğini göreceksiniz. Anne ve baba olarak, bebeğinizin yeni beceriler kazanmasını görmeye can atmanız doğaldır. Bir iş başarır başarmaz hemen ötekine geçsin istersiniz. Ancak bebeğinizin hareketlerinin gelişiminin ne kadar geniş kapsamlı olduğunu bilmek size büyük yarar sağlayacaktır. Anne ve babalarının büyük sevinçle karşıladığı gelişmeleri kaba motor becerileri dediğimiz oturma, emekleme, yürüme gibi becerilerdir. Ancak ileride göreceğimiz gibi ince motor becerileri bile en az diğerleri kadar önemlidir. Bu kitapçıkla, bebeklerinin daha az göze çarpan başarıları konusunda anne ve babaları bilgilendirmeyi amaçlıyoruz. Böylece siz de, her yeni becerisinde, bebeğinizin duyduğu heyecanı paylaşabileceksiniz. Bebeğinizin sonunda, küçük bir oyuncağı kavrayabilmeyi başardığında ve bundan ötürü yüzü aydınlandığında hatırlayın ki aslında bu gelecekte atacağı ilk adım kadar büyük bir başarıdır. Yeni anne ve babalar bebeklerinden söz ederken motor gelişime öncelik verirler. "Sizinki oturuyor mu?", ”Bizim ufaklık emekledi, emekleyecek” gibi cümleleri sık duyarız. Bebeklerin gelişimlerindeki belirli adımların atılma zamanlarının karşılaştırılması doğaldır. Ancak eşit derecede doğal olan başka gerçek varsa, o da bebeklerin gelişimlerinin sadece kendilerine özgü olduğudur. Farklı hızlarda ve farklı yollarda gelişen bebekler, aynı gelişme evrelerini aynı sırayla yaşamazlar. Kimileri 8 aylıkken, kimileri 11 aylıkken emeklemeye başlar, bazılarıysa hiç emeklemez. Bazı bebekler altı aylıkken rahat rahat oturabilir, ama yuvarlanmaya hiç ilgi duymaz. Bunlar normal oynamalardır ve her bebeğin kendi gelişme programı olduğunu gösterir. Bebeğinizin doğumdan itibaren yapacağı her hareket kaslarını geliştirir ve beyninde yeni bağlantılar kurar. Bebeğinizin banyoda şiddetli tekmeler savurması bile zekasını geliştirmektedir. Bu çabalarıyla, hareketlerini kontrol etmeye ve bağımsız bir birey olmaya adım adım yaklaşmaktadır.

MOTOR KONTROLÜN BAŞLANGICI:

Uyumadıkları zamanın bir bölümünde düzenli olarak yüzükoyun bırakılan bebeklerin, baş kontrolünü biraz daha erken kazandıkları görülmüştür. Ayrıca bu konumdayken başlarını kaldırmak, bebeklere sırtüstü yatarken gördüklerinden farklı bir manzara sunmaktadır. Dolayısıyla bebeğinizi uyanıkken yüzükoyun yatırmanız iyi olabilir. Bunu bir oyun gibi düzenleyip, bebeği karşınızdaki bir yüzeye veya kucağınıza yüzükoyun yatırabilirsiniz. Özellikle başını kaldırmak istediği zamanlarda ona cesaret vererek bu zamanı zevkli kılabilirsiniz. Ancak bebeğinizi asla uykuya yüzükoyun yatırmamanız gerektiğini unutmayın. Uzmanlar, yüzükoyun yatan bebeklerde ani bebek ölümü sendromunun (beşik ölümü) daha sık görüldüğü belirtmektedir. Bu nedenle bebeğiniz uykuluyken bu oyunu oynamayın ve onu yüzükoyun oynarken hiçbir zaman yalnız bırakmayın.

KONUM DEĞİŞTİRMEYİ ÖĞRENMEK:

Bebeğinizin salınmaya başladığını gördüğünüzde ona yardımcı olarak yuvarlanmasını kolaylaştırın. Yana devrildiğinde bebeğinizi birkaç saniye o pozisyonda tuttuktan sonra, yumuşak bir yüzeyde yavaşça öteki yana döndürerek ağırlık merkezinin nasıl değiştiğini hissetmesini sağlayın. Bol bol övgü bu çalışmaları eğlenceli kılar; üstelik bebeğiniz bu yeni hareketin ona daha fazla özgürlük getirdiğini fark eder. Yardım alması, sırt ve boyun kaslarının güçlenmesini de sağlayacaktır. Ancak bebeğiniz kendi başına yuvarlanmaya yaklaştığı zaman, altını değiştirirken veya yatakta onu yalnız bırakmamaya, erişebileceği yerlere küçük nesneler koymamaya özen göstermelisiniz. Bu kadar ilkel bir yolla bile bebeğinizin ne kadar hızlı hareket edebildiğini görünce hayrete düşeceksiniz.

ELLERİ VE KOLLARI KULLANMAYI ÖĞRENMEK:

Bebeğiniz iki parmağı ile cisimleri tutmayı (kerpeten hareketini) öğrendikten ve küçük lokmalarla katı besinler yiyebilecek kadar büyüdükten sonra, mama tepsisine biraz pilav veya bezelye dökerek bebeğinizin her bir taneyi tek tek almaya yoğunlaşmasını sağlayabilirsiniz. Hatta bunlardan birkaçını bir plastik kaseye koyup onu da aynı şeyi yapmaya yönlendirebilirsiniz. Ancak onu bu oyunlarda asla yalnız bırakmayın. Bebeklerin ellerine geçirdikleri her şeyi ağızlarına soktuğunu da unutmayın. Dolayısıyla küçük nesnelere ve boğulma tehlikesine karşı hep tetikte olmalısınız. Bebeğiniz yeni öğrendiği kerpeten hareketiyle masal saatlerinde sayfaları çevirmenize yardımcı olarak daha etkin bir yol üstlenebilir. Ayrıca sayfaları sert olan bebek kitaplarıyla oynamaktan da zevk alacaktır. Bebekler yemek yemeyi adım adım öğrenirler. Önce kaşığı mama kabına daldırıp çıkarmak onlar için yeterli olacaktır, mutfakta uçuşan yiyeceklerin eğlencesi de çabası! Bazen de taklide yönelip kaşıkla kendileri yiyecekleri yerde, annelerine ağız sulandıran bebek mamasını yedirmeye kalkacaklardır. Öte yandan, bebeğiniz biraz daha yeme becerisini bir kenara bırakıp onu yine sizin beslenmenizi isteyebilir. Bağımsızlığı öğrenmek tüm zamanını alan yorucu bir uğraş olduğu için ara sıra annesi veya babası tarafından şımartılmak isteyen bir ufaklığa kabahat bulamazsınız. Ellerini ve kollarını kullanmayı öğrenmek, bebeğin dünyasını keşfetmesi ve kontrol etmesi için birçok yeni fırsat doğurur. Artık dokunduğu oyuncaklar ve yiyecekler üzerine daha fazla söz sahibidir. Birçok değişik nesneyi kavrayıp kontrol edebildiği için bunların farklı kullanım alanlarını da başlar.

HAREKETLENMEK:

Bebekler emekleme bulmacısını çok çeşitli biçimlerde çözerler. İlk tercih ettikleri hareketlenme biçimi ne olursa olsun, bebeklerin çoğunluğu 7 ile 12 ay arasında, A noktasından B noktasına kendi başlarına gidebilmek için bir yöntem geliştireceklerdir. Bunu genellikle oturur konumdayken öne doğru devrilip dörtayak üstüne düştüklerinde, yani yanlışlıkla keşfederler. Dörtayak üstüne düştüklerinde emeklemenin o kadar da kolay olmadığını da görürler. Emekleyen bebeğinizi durdurmanın yolu yoktur. Her yere girer ve korku nedir bilmez. Bebek tam hareketliliğe kavuşur kavuşmaz mobilyalara özelliklede merdivenlere tırmanmak için büyük kararlılık gösterecektir. Siz istediğiniz kadar “Hayır!” deyip onu buralardan uzaklaştırın, o yine bildiğini okuyacaktır. Bebekler tırmanmaya doğal bir çekim duyarlar ve yüksekten hiç korkmazlar. Başka bir deyişle, bebeklerin derinlikler ve yüksekliklere duyarlı hale gelmesi sadece yaşla ilgili değil, emekleyebilme ve çevresini araştırabilme becerisiyle de ilgilidir. Yani elleri yürüdüğü yüzeyde herhangi bir değişiklik algılamıyor olsa bile gözleri ona önündeki tehlikeleri bildirmektedir Buradaki olağanüstü gelişme, sekiz aylık bir bebeğin içinde bulunduğu duruma göre farklı duyularından gelen bilgileri öncelik sırasına koyabilmektir. Emeklemek veya bir kenarda oturup dünyayı izlemek bebeğinizi sıkabilir. Artık o da iki ayağının üzerinde durmak isteyecektir. Boyunun bir anda iki katına çıkmasını biryana bırakın, ayağa kalktığında kendisini gerçek bir insan gibi hissedecektir. Ayağa kalkma eylemi yerçekimine karşı yapılır. Bu nedenle hareketler daha ağır ve daha kontrollüdür ve bebeğin ağırlık merkezi daha yavaş değişir. Halbuki tekrar yere oturma eylemi yerçekimi gücüyle hızlanır. Sıralayabilmek için kendisini ayağa kaldırır ve yakınındaki eşyalara vücuduyla dayanır. Bunun ardından dengesini kaybetmeden bacaklarını birer birer hareket ettirebilir. Yengeç gibi yan yan yürür ve elleriyle ayaklarını birbirinin ardından hareket ettirir; bu sırada devamlı destek almaktadır. İşte beklediğiniz an geldi! Bebeğinizin ilk adımlarını atmasını izlemek kadar büyülü bir an yoktur. Elinizi bırakıp kendi ayakları üzerinde ileri atıldığı zaman gözleriniz yaşarabilir. Bu unutulmaz an hem bebeğinizin yeni bir bağımsızlık aşaması, hem de gerçek bebekliğinin sonunu temsil eder. Yeni yürüyen bebekler her adımda yalpalar ve sarhoş gibi ilerler. Bebeklerin yürümek konusundaki ilk stratejisi, vücut ağırlıklarını bir bacaktan diğerine geçirirken kollarını yana veya başlarının üzerinde iki yana açıp hareketin getirdiği denge değişimlerini etkisiz kılmaya çalışmaktır. Bebeğinizin yürüyüşü geliştikçe (bunun uzun sürebileceğini unutmayın) bacakları gövdesinin altında kapanmaya başlayacak adım atma döngüsü ise daha pürüzsüz ve düzenli olacaktır. Ancak bu aşamada bile, bir eğimle karşılaştığı zaman uzuvlarını hareket ettirmekte zorlanabilir. Gerçi ilerlemeyi öğrenmiştir ama durmayı öğrenmesi gerekmektedir. Bebeğiniz henüz olimpiyatlara katılacak bir atlet çevikliğinde olmasa bile hiç hareket edemeden sadece refleksleriyle kımıldadığı günlere göre büyük yol kat etmiştir.

© 2015, Özel Çocuk Tıp Merkezi, Tüm Hakları Saklıdır.

web tasarım antalya
Bu sitede yayınlanan bilgilerin hiçbirisi tedavi amaçlı kullanılamaz. Yapılacak uygulamardan dolayı oluşacak sonuçlardan dolayı işletmemiz ve site yönetimi sorumlu değildir. Herhangi bir sağlık problemi durumunda size en yakın sağlık kuruluşuna başvuranız gerekmektedir.
Başa Dön